PİAGET’İN ZİHİN GELİŞİM DÖNEMLERİ
Piaget kendisine şu soruyu sormuştur: Çocuklar dünyaya geldiklerinde hiç bir
şey bilmezler. Peki ne oluyor da bu durumdan yetişkin gibi düşünme düzeyine
ulaşabiliyorlar?
Sorunun cevabı: “Zihin Gelişim Dönemleri”dir.
Başlıca 4 temel kuralı şudur:
- Evreler değişmez bir şekilde, değişmez bir sıra ile ortaya çıkarlar.
- Evreler bir hiyerarşi oluştururlar.
- Gelişim oranlarında farklılıklar vardır.
- Gelişim Kuramı her evre için tipik olan gelişim özelliklerini belirtir.
Piaget “Zihinsel Gelişim”i 4 evrede incelemiştir.
DUYUSAL (SENSORİ-MOTOR) DÖNEM (0-2 yaş)
Bebek dünyayı; duyarak, hissederek, yaparak yani duyu ve motor (eylemsel)
davranışlara göre öğrenmektedir.
Reflekslerden Şemalara: Bebekler doğuştan “Refleksler” ile gelirler.
İlk refleksler “Emme” ve “Yakalama”dır. Bu dönemde “Emme” refleksi
geliştirilir ve “Yeme, ısırma, yememe, tükürme” gibi şemalar edinir.
Ses Bulaşması: Bir bebek ağlarsa, diğer bebeklerde ağlamaya başlar.
Nesnelerin Sürekliliğini Kazanma: “Nesne Sürekliliği” bir nesne
gözümüzün önünden kaldırılsa bile varlığının devam ediyor olduğunun
kavranması demektir. Bebekler doğumlarının ilk aylarında, gözlerinin önünden
kaldırılan bir nesnenin “Yok Olduğunu” sanırlar ve arama eğilimine girmezler.
9 aylık bir bebek ise, gözünün önünde kaldırılmış olan bir nesneyi arama
eğilimindedir ve onun yok olmadığını kavramıştır.
Döngüsel (devresel) Tepkiler: Çocuk önceden rastlantı sonucu bulduğu
ve zevk aldığı hareketleri “Bilinçli” olarak yapmaya başlar. Çocuğun Birinci
Döngüsel Tepkisi “Emme”dir (kendine yönelik). Parmağını ağzına götürdüğünde
haz alır (Freud’ın libido kavramı buradan kaynaklanır). Bunu tekrarlar…
İkinci Döngüsel Tepki vücudu başka bir nesneye yöneltmesidir. Tepkiler
vücuttan başka nesnelere yönelir. Çevreyi tanımaya yönelik eylemlerdir…
Üçüncü Döngüsel Tepki ise vücut dışında başka araçlarla davranışların
tekrarlanmasıdır. Bir çubuk ile istenilen oyuncağı almaya çalışabilirler.
Devresel Tepki: Döngüsel Tepkiyi de içine alır. Çocuğun 6 yaşına gelinceye
kadar davranışlarını sürekli yapmasıdır. Bir espriyi beğenen çocuk,
etraftakiler usanana kadar hatta usansa dahi aynı espriyi tekrar eder.
Dönemde ilk deneme-yanılma öğrenmeleri görülür.
Taklit: Bir davranışı model alarak yaparlar. Mesela 6 aylık bir
bebeğe, yüzünüzü ekşiterek “Çirkin Ol” deyimi ile bu davranışı
eşleştirirsiniz (ki bu Klasik Şartlanmadır; unutmayın, önemli). Çocuk siz
“Çirkin Ol” dediğinizde artık yüzünü sizin yaptığınızı taklit ederek
yapacaktır.
Ertelenmiş Taklit: Çocuk taklit ettiği bir davranışı, model gözünün
önünde olmadığı zaman, kendi kendine yapacaktır. Örneğin üzerine sıcak çay
döken birisinin tepkisini, daha sonra başka bir zamanda tekrarlayacaktır.
Doğadan Ayrışma: Bebek en başlarda kendisini doğadan ayrı sanmaz.
Varlığın ve yokluğun bilincinde değildir. Zamanla kendi benliğinin ve diğer
varlıkların farkına varır.
Alışkanlık Kazanma: Mutlu olduğu bir uyarıcı devamlı verilirse, bebek
artık sevinme tepkisi göstermemeye başlar.
İŞLEM ÖNCESİ DÖNEM (2-7 yaş)
A- Sembolik-Kavram Öncesi Dönem (2-4 yaş)
Sembolik Düşünme: Bir nesnenin ya da eylemin diğerini temsil
edebildiğini tanımlar. Dil çok hızlı gelişir ancak kullanılan kavramlar
çocuğa hastır yani çocuğa özeldir.
İşaretsel İşlev: Çocuğun sembolleri kullanma yeteneğidir. Gerçek bir
portakal yerine “Portakal” kelimesini kullanır ve bakmadan çizebilir.
Sembolik Zeka: Bir şeyi başka bir şeyle canlandırmadır. Bir kız
çocuğu, şekilli bir çay tabağını “taç” olarak başına takabilmektedir. Ya da
bir erkek çocuk elini bir silah, çubuğu da bir at olarak kullanabilmektedir.
Sembolik Oyun ve Düşünme: Çocuk bir bebeği, anne ya da ablasını
sembolize ederek kullanır. Boş çay bardağını, içinde çay varmış gibi kullanır
ve içmeye çalışır.
B- Sezgisel Dönem (4-7 yaş)
Kişilerin Sürekliliği: Çocuk annesinin elbiselerini giyen bir kadının,
kendi annesi olmadığını anlar.
Odaklanma (Merkezleme-Tek Boyutlu) Düşünme: Karşılaştıkları durumların
yalnızca tek bir özelliğine odaklanırlar. Ya rengine, ya büyüklüğüne… Aynı
sayıdaki iki grup bilyeyi; bir gruptakini kısa aralıklı, diğer gruptakini ise
uzun aralıklı dizdiğinizde. Hangisinin daha çok olduğunu sorduğunuzda “Uzun
Aralıklı” dizilmiş olanların daha fazla olduğunu söyler.
Devresel Tepki: Döngüsel Tepki’nin bir devamı olarak bilinçte gelişir.
Yeni öğrendiği bir şarkıyı sürekli söyler.
Çocukta bu dönemde 3 tür inanış gerçekleşir:
a- Canlıcılık/Animizm: Yaşayan ve yaşamayan nesneler arasında ayrım yapamaz.
Oyuncak bir köpeğe, canlı bir köpeğe davrandığı gibi davranır. Ayağını
çarptığı sandalyeye döner bir tekme atar.
b- Özelden Özele Akıl Yürütme/Ortaklık: Özel bir durumdan, diğer özel bir
duruma genelleme yapmadan akıl yürütür. İki özel durum arasındaki bağı,
yaşantılarına bağlı olarak “Tek Yönlü” olarak ele alır. Mesela her sabah
kahvaltıda süt içen bir çocuk, bir gün arkadaşlarında kalıp sabah
kahvaltısında süt içmemiştir. Annesi kahvaltı yapıp yapmadığını sorduğunda
“Kahvaltı Yapmadım” der. Hazırlanan kahvaltıda sadece süt içip kalkar.
c- Yapaycılık: Güneş ya da Ay yapay olarak hazırlanmış bir nesnedir çocuğa
göre. Güneş’in geceleyin ateşi söner, sabah ise yakılır.
Toplu/Kollektif Monolog: Çocuklar bir arada toplu konuşmaya girerler.
Ancak ne birbirlerini dinlerler ne de birbirlerine anlatırlar. Lakin
birbirleriyle konuşuyor gibidirler.
Paralel Oyun: Çocuklar Toplu Monolog gibi, aynı oyunda birlikte
oynarlar ancak birbirlerinin umurlarında değillerdir ve kendi başlarına
oynarlar aslında.
Ben Merkezci Düşünme/Egosantrizm: Çocuk tüm her şeyin kendisi için var
olduğunu sanır. Annesi ona bakmak için vardır. Kendisi çikolatayı seviyorsa,
başkaları da seviyordur. Nefret ettiği bir şeyden başkası da nefret
ediyordur. Telefondaki babasına, elindeki oyuncak için “Bak Kırıldı” der,
çünkü onun gördüğünü babası da görüyordur.
Soru Sorma: 3-6 yaşlarında merak kaynaklı olarak soru sormalar artar.
Bu dönemde çocuk sorular sorulardan dolayı azarlanmamalı ve hatta sorunun
cevabını bulmaya teşvik edilmelidir.
Ahlaki Bağımlılık: Çocuk dıştan gelen yasa ve kurala göre davranır.
Nesneleri Sadece Belir Bir Özelliğine Göre Sıralayabilir: renk, biçim,
sayı, büyüklük gibi özelliklerden sadece birisine göre sıralayabilir.
Tersine Çevirememe: Bir bardaktan sürahiye boşaltılan suyun tekrar
bardağa doldurulduğunda önceki seviyesini koruyacağını düşünemezler. 2 ile
5’i çarparsa, 5 il 2nin çarpımının yine aynı sonucu vereceğini düşünemezler.
Korunum Kanunu Kazanılmamıştır: Bir nesnenin; biçimi, konumu
değiştiğinde; miktar, ağrılık ve hacminde değişiklik olduğunu düşünür. Aynı
büyüklükteki biri 4 diğeri 8 parçaya bölünmüş olandan 8 parçaya bölünmüş
olanının daha büyük olduğunu düşünür.
SOMUT İŞLEMLER DÖNEMİ (7-11 yaş)
Oluşlar ve nesneler hakkında mantıksal düşünürler.
Sayıları kullanmayı ve kümelemeyi öğrenir.
Objeleri birkaç özelliğine göre sıralayabilir ve sınıflayabilir.
İşlemler Tersine Çevrilebilir: Bir işlem, son aşamasından başlangıç
aşamasına kadar götürülebilir. Evden okula giderken gördüklerini tersine
doğru anlatabilir.
Sıralama ve Sınıflama Yapabilir:
Mantıklı Düşünmeye Başlar:
Ben Merkezcilikten Uzaklaşır:
Dolaylı Gerçeği Kavrayabilme: Sarı renkli kapaklı bir kitabı, beyaz
renkli bir kaplıkla kapladığınızda. Gerçek rengini sorduğunuzda “Sarı” der ve
gerçek rengini bilir.
Dönüşümsel Düşünme: Daha önce yaşanmış bir olayı kafasında canlandırıp
anlatabilir.
Korunumun Kazanılması: Madde, Uzunluk, Nitelik, Sayı, Alan, Ağırlık,
Hacim korunumunu kazanmıştır.
*Çoklu Sınıflama: Bir nesne, aynı anda birden fazla özelliğine göre
sınıflanarak sıralanabilir.
*Dönüşebilirlik: Bir nesnenin görüntüsü değişse bile (balon şişse bile),
tekrar aynı haline geleceği (sönüp) kestirilebilir.
*Telafi: Bir boyuttaki değişim, diğer boyutlarda da olmaktadır: şişen balon
hacim ve uzunlukça da değişir.
*Ayniyet: Bir nesneye ekleme yapıp çıkarıldığında miktarının değiştiğini
kavrar.
SOYUT (FORMEL) İŞLEMLER DÖNEMİ (11-18 yaş)
Soyut Kavram ve Düşünceler hakkında mantık geliştirebilir.
Göreceli düşünebilir, Kişiye, zamana ve yere göre düşünebilir. Kendine özgü
ideal değer ve duyguları, düşünceleri gelişir.
Üst Düzey akıl yürütebilir. Tümdengelim ve Tümevarımı kavrar.
Değişken birkaç özellik veya değişken içeren problemleri çözebilir.
Ergen Egosantrizm: Kendi söylediklerinin ve düşündüklerinin en doğru
olduğunu düşünür. Herkes onu takip ediyordur. Herkes onunla uğraşıyordur.
Kimseye yaranamaz ya da herkes onu sever. Onun yaşadığı sıkıntıları kimse
yaşamıyordur. Kendisini çirkin buluyorsa, herkes onu çirkin bulmaktadır.
Ergenlik Döneminde şu üç düşünme biçimi görülür:
-Ben Merkezci Düşünme.
-Göreceli Düşünme.
-Birleştirici Düşünme.
Üreme Sistemlerinin Gelişimi: Beynin cinsel fonksiyonlarla ilgili
salgılar üretmesi ile zihinsel gelişimde kısa dönemli farklılıklar görünür.
Hızlı Bedensel Büyüme: Beden hızlı geliştiği için sakarlık,
sinirlilik, uzun süre dikkati kullanamama görülür.
Not: Ergenlik dönemine diğer yaşıtlarında daha erken giren kız çocuklarının,
ergenliğe daha geç giren kız çocuklarına oranla daha içine kapanık ve daha
asosyal oldukları; ergenliğe yaşıtlarından daha erken giren erkek çocukların
ise geç girenlere oranla daha sosyal ve dışa açık oldukları saptanmıştır.
Kadın ile Erkek farkının en bariz örneğidir bence...
Not: Burada edindiğiniz bilgileri, çevrenizde yeni doğan yada bir kaç aylık
bebekler ve ergenler üzerinde veya kendi üzerinizde gözlemleyerek daha da
kalıcı olarak özümseyebilirsiniz.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder