Sayfalar

20 Ocak 2022 Perşembe

KPSS 2022: İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK DEVLETLERİ KÜLTÜR VE UYGARLIĞI

DEVLET YÖNETİMİ

HÜKÜMDARIN GÖREVLERİ

 Ordunun başında bulunmak ve barışı

sağlamak.

 Ülkede adaleti ve asayişi sağlamak.

 Kurultaya başkanlık etmek.

 Töre hükümlerini uygulayarak ülkede dirliği

ve birliği sağlamak.

 Elçi göndermek ve kabul etmek.

 Aç halkını doyurmak ve giydirmek.

 Halkın refah seviyesini yükseltmek.

HÜKÜMDAR OLMA DURUMU

(VERASET SİSTEMİ)

 Hükümdar Töreye göre Kurultay’da

seçilmiş ve bu seçimlere halk da katılmıştır.

 Kurultayda Başhatun’un büyük oğlu

hükümdar olurken küçük tiginler ise şad

(komutan)olarak görev alırdı.

DİKKAT: Yukarıda verilen bilgilere rağmen

Türklerde düzenli bir veraset sistemi yoktur.

Hükümdar olabilmenin tek şartı Kut taşımaktır.

Kut, tanrı tarafından verildiğine inanılan

yönetme yetkisidir. Kut’un Hanedan üyelerinin

kanında olduğuna inanılır.

Bu durum:

1. Egemenliğin kaynağının ilahi olmasına,

dolayısıyla halkın hükümdara bağlılığının

artmasına,

DİKKAT: Egemenliğin kaynağı ilahi olsa da Türk

devletleri Teokratik devletler değildir.

2. Ülkenin hanedan üyelerinin ortak malı

sayılmasına ve federatif yönetim

anlayışına,

3. Taht kavgalarına ve Türk devletlerinin

zayıflamasına ya da yıkılmasına

sebep olmuştur.


GÖK TANRI’NIN HÜKÜMDARI DONATTIĞI

YETKİLER

 Ülkeyi yönetme yetkisinin hükümdarlara

Gök Tanrı tarafından verildiğine

inanılmaktaydı.

 Bu güce kut denir ve kut kan yolu ile

hanedanın tüm üyelerine geçmiştir.

 Hükümdarların güçleri tanrı bağışına

dayandığı için bu iktidar tipine “Karizmatik

İktidar” denilmiştir.

 Türklerde iktidar hem ilahi hem de kanuni

temellere dayanmıştır.

 Tanrının bağışladığı güç ve yetenekler

Orhun kitabelerinde kut, ülüg, küç olarak

ifade edilmiştir.

KUT; Gök tanrının hükümdara ve sülalesine

devleti yönetme yetkisi vermesine denir.

KÜÇ (GÜÇ); Gök tanrının hükümdar ve

sülalesine verdiği askeri güce denir.

ÜLÜŞ (PAY); Gök tanrının hükümdar ve ailesine

verdiği ekonomik güçtür.

 Türk kağanları yeryüzünün hükümdarı

sayılmışlar tanrının varlığı ile dünya’nın

bütün ülkelerini idare edebilme gücünü

kendilerinde bulmuşlardır.

NOT: Bu anlayış Türk Cihan Hâkimiyeti

(KIZILELMA) mefkûresini doğurmuştur.

 Tahta geçen hakanların ilk işi töreyi tespit

etmek olmuştur.


HATUN (KATUN)’UN GÖREV VE YETKİLERİ

 Hükümdarın eşidir.

 Hükümdarların olmadığı zamanlarda elçi

kabul edebilir.

 Kurultay da yer alır ve oy kullanabilir.

 Hakanın yanında savaşa katılabilir.

 Kendi saray, buyruk ve askerleri vardır.


 Kağanın ölmesi durumunda tahta geçecek

tigin küçük ise hatun oğlu adına devlet

yönetebilmiştir.


HÜKÜMDARIN SEMBOL VE UNVANLARI

SEMBOL UNVAN

Otağ (çadır) Han

Örgin (taht) Hakan

Nevbet (davul) Yabgu

Tuğ (sancak) Kağan

Kemer (kur) İlteber

Berge (kamçı) İlteriş

Ordu İdikut

Ziyafet (toy) İlber

Kılıç İlig

Örgin (taht) Erkin

Yay Tanhu

Kotuz (soguç) Şanyü

Kama (bıçak) Ay Tengri

Ordu (çadırkent) Külerkin

Yarlıg (kağan emiri) İlkağan

DİKKAT 1: Orta Asya Türk hükümdarları Sultan,

Padişah, Şah gibi unvanları kullanmamıştır. Bu

unvanlar İslamiyet’in kabulünden sonra

hayatımıza girmiştir.

DİKKAT 2: Orta Asya Türklerinde Hutbe

okutmak ve Para bastırmak hâkimiyet

sembolleri içerisinde yoktur. Bu semboller

Türk-İslam Devletleri’nde Bağımsızlık sembolü

olacaktır.


İKİLİ TEŞKİLAT

 İlk defa Asya Hunları uygulamıştır. (Mete

Han)

 İkili teşkilatta batıdaki yöneticinin iç

işlerinde serbest dış işlerinde doğuya bağlı

yaşaması federatif yapının kanıtıdır.

BATI

 Hükümdarın kardeşi yönetir. (Yabgu)

 Yabgu iç işlerinde serbesttir, dış işlerinde

ise doğudaki hakana bağlıdır.

DOĞU

 Kağan yönetir.

 Merkez kabul edilir.

 Güneşin doğduğu yön kutsal kabul edildiği

için doğu merkezdir.


KURULTAY (TOY-KENGEŞ)

 Günümüz bakanlar kuruludur.

 Katılan bütün üyelere Toygun adı verilirken

kurultayda oturma sırasını belirleyen

törelere ise orun adı verilir.

 Toylarda devlet meseleleri görüşülmüştür.

 Her boyun kendisine ait küçük kurultay

denilen bir meclisi vardır.

 Kurultaya kağan başkanlık yapar kağanın

olmadığı zamanlarda ise hatun veya aygucı

toplamıştır.

 Genellikle yaylak-kışlak yaşamına göre

toplanan kurultay olağan üstü durumlarda

da toplanır.

 Kurultayın kanun yapma, hakan seçme

hakanı, denetleme, hakanın yetkisini

kısıtlama ve hakanı görevden alma yetkisi

bulunur.

 Dini konular dâhil her konu kurultayda

görüşülür.

 Hakan töreye uymazsa görevinden alınır ve

yeni bir hakan seçilebilir.


DEVLET-BOY MECLİSLERİ

 HAZARLAR İhtiyarlar Meclisi

 TUNA BULGARLARI Millet meclisi

 AVRUPA HUNLARI Seçkinler Meclisi

 TABGAÇLAR Nazırlar Meclisi

 PEÇENEKLER Komenton Meclisi

 OĞUZLAR Tirnek


KURULTAY ÜYELERİ

 Kağan (başkan)

 Hatun

 Bağlı kavimlerin yöneticileri

 Boy beyleri

 Şad

 Subaşı

 Buyruk

 Yabgu

 Aygucı

 Tarkan

 Ağılıg

 Tigin


DEVLET GÖREVLİLERİ

 AYGUCI; vezir

 İÇ BUYRUK; saray idarecisi

 APA; sivil yönetici

 TOYGUN; kurultay üyesi

 İLTEBER; yüksek idareci

 AĞILIK; hazine sorumlusu

 BUYRUK; devlet bakanı

 TİGİN; hükümdarın oğlu

 TUTUK; askeri vali

 AYUKİ; hükümet

 TUDUN; vergi memuru,

 EMÇİ (OTACI); doktor

 ATAMAN (İNAL,İNANÇ); tigin hocası

 ŞAD; hanedan üyesi komutan

 BİTİKÇİ; katip


 TAMGACI; mühürdar

 KÜLERKİN; oğuzlarda hükümdar

 YALVAÇ; elçi

 TİLMAÇ; tercüman

 TAYANÇ; danışman


TÜRKLERDE SOSYAL HAYAT

DEVLET; İL

MİLLET; BUDUN(BODUN)

BOY; BOY(BOD)

SÜLALE; URUG

AİLE; OĞUŞ

 Genellikle aile yapılarında kalabalık gruplar

oluşmazdı ve çekirdek aile tipi mevcuttu.

 Türklerde tek eş ile evlilik (monogami) ve

başka kabileden evlilik (exogami) geçerli

olmuştur.

 Türklerde obanın devamlılığını sağlamak

için kalıcı miras küçük erkek çocuğa

bırakılırdı. (Baba ocağını tüttürmek)

 Türk toplumunda kadınlar erkeklerle eşit

haklara sahip olmuşlardır.

Türk toplumunda sosyal sınıf farklılıklarının

oluşmamasında ve eşitçi bir anlayış

görülmesinde

1. Konar-göçer yaşantıdan dolayı tarımın

yoğun değil, tarımda çalışacak iş gücü

ihtiyacı da yok dolayısıyla kölecilik yok.

2. Ülke toprakları devletin malı sayıldığı için

toprak üzerinde özel mülkiyet kavramının

gelişmemesi, toprağa sahip ayrıcalıklı bir

sınıfın doğmasını engellemiştir. (Avrupa’da

feodalite örneğinde olduğu gibi)

DİKKAT: Özel mülkiyet anlayışı vardır. Sadece

toprak üzerinde fazla gelişmemiştir.

3. Töre düzeninin toplumda ayrıma izin

vermemesi etkilidir.


 İnsanlar dini ve mali özgürlüğe de sahip

olmuşlardır. Bireyler vergi vermek, askerlik

yapmak, devlete bağlı kalmak ile yükümlü

olmuştur.

 Atlı göçebe (konargöçer) hayat tarzı

benimsenmiştir.

 Yerleşik yaşama en yaygın biçimde

Uygurlar zamanında geçilmiştir.

 Türklerde sosyal yaşamın gelişmesine katkı

sağlayan gökbörü (oğlak), beyge, cirit,

kızbörü, çöğen (çevgen), tepük (ayak topu),

kures (güreş), seğirtme (koşu), cundi

(binicilik) gibi oyunlar yer almıştır.


TOPLUMSAL HİYERAŞİ


İL-EL Devlet ve

Barış


Siyasi niteliğe

sahip


BUDUN Boylar Birliği-

Millet


Siyasi niteliğe

sahip

BOD BOY Siyasi niteliğe

sahip

URUG Sülale- Aileler

Birliği


OĞUŞ Aile


 Türk toplumunun örgütlenişinde temel yapı

Boy teşkilatıdır. Çünkü Türkler boylar

halinde yaşamıştır.

Boylar halinde yaşamalarının nedeni:

 Konar-göçer hayat tarzına en uygun

yaşantının boy yaşantısı olmasıdır.

Boylar halinde yaşamalarının sonuçları:

1. Devlet yıkılsa bile boylar varlığını korur. Bu

sayede yıkılan her Türk devletinin

arkasından yenisi kurulabilmiştir. Böylece


Türkler tarih sahnesinden hiç

silinmemiştir.

2. Boylar yarı bağımsız bir karaktere sahiptir.

Bu özellik Türk devletlerinin federatif bir

yapıda olmasının sebeplerinden biridir.

Ayrıca bu durum genellikle iç karışıklıklara

ve Türk devletlerinin zayıflamasına neden

olabilmiştir.


TÜRK TOPLUM HAYATINDA BAZI

KAVRAMLAR

 Kang; bab

 Ög; anne

 Kımız; içecek

 Toy; şölen

 Kün; halk

 Yeniküm; nevruz bayramı

 Ordu; başkent

 Oba; çadır yaşamı

 Yurt; vatan

 Börk; başlık

 Tamga; damga

 Ok; bir siyasi birliğe katılan boy

 Ülüş; pay


TÜRKLERDE HUKUK

 Yazısız hukuk kurallarına TÖRE denir.

Törenin oluşmasında;

1. Kut anlayışı

2. Hakanlar tarafından konulan yasalar

3. Kurultayda alınan kararlar etkili olmuştur.

 Töreler hakanın isteği ve kurultayın kararı

ile değişir.

 Değişmez dört hükmü vardır bunlar;

1. Könilik (adalet)

2. Tüzlük (eşitlik)

3. Uzluk (iyilik)

4. İnsanlık



 Herkesin, hakanlar da dâhil töreye uyma

zorunluluğu vardır.

 Başkanlığını kağan’ın yaptığı yüksek

mahkemelere yargu adı verilir.

 Siyasi davaların görüldüğü bu mahkemeler

üst mahkeme özelliğine de sahip olmuştur.

 Olağan suçlarla ilgili davalara bakan kişilere

yargan adı verilmiştir.

 Töreyi ilk yazılı hale getiren Uygurlardır.

 Uygurlar döneminde mal edinme, satış

sözleşmesi, vakıfname, gibi hukuki işlemler

başlamıştır.

 Eski Türk medeni hukukunda çocukların

velayeti babaya aittir.

Törenin kaynakları arasında;

1. Hakan

2. Kurultay

3. Halk

4. Beyler yer almıştır.

 Göçe yaşam tarzını benimsedikleri için

hapis cezaları on günü geçmez.

 İdam cezası da yer alır idamlık ağır suçlar

ise şunlardır:

1. Vatana ihanet

2. Askerden kaçma

3. İsyan

4. Adam öldürme

5. Barışta kılıç çekme

6. Hırsızlık


ORDU YAPISI

 İlk Türk devletlerinde Ordu-Millet anlayışı

yer almıştır.

ORDU-MİLLET: Türklerde askerlik özel bir

meslek değildir. Savaş zamanı eli silah tutan

herkes savaşır. (Her Türk asker doğar.)

 Mete Han Döneminde ilk kez düzenli ordu

kurulmuş; Mete Hanın tahta geçtiği tarih

ve ordunun kuruluşu olan MÖ 209 yılı Kara


Kuvvetleri Komutanlığının da temeli

sayılmıştır. Mete Han’ın kurduğu bu ordu

ONLU SİSTEM’e göre örgütlenmiştir.

 Ordu; merkez sağ ve sol olmak üzere üçlü

sisteme sahip olmuştur.

 Türk orduları genellikle atlı askerlerden

oluşurken yaya birlikler de vardır.

TÜRKLERİN SAVAŞ TAKTİKLERİ

 Turan, (Kurt kapanı, Sahte ricat),

 Pusu taktikleri

 Keşif seferleri

 Yıpratma saldırıları

en önemlileri olmak üzere 200’ün üzerinde

savaş taktiği kullanılmıştır.


BU ORDUDA;

 Onluk sistem (Ordu, onluk, yüzlük, binlik ve

on binlik birimlere ayrılır. En büyük birlik

olan tümen 10 bin askerden oluşur.)

 Süvari kıyafetleri

 Islıklı oklar

 Keskin kılıçlar

 Çift kavisli yaylar kullanılmıştır.

TÜRK ASKERİ TEŞKİLATI İLE İLGİLİ BAZI

KAVRAMLAR

 Yelme; İslamiyet öncesinde düşmanın

durumunun öğrenilmesi amacıyla

gönderilen keşif birliğine denilir.

 Bug; komutan

 Sü; asker

 Tümen; on bin kişilik ordu birimi

 Böri; asker

 Tarkan; komutan

 Yarık; zırh

 Yelme; öncü birlik

 Tolga; asker başlığı


TÜRKLERİN ASKERİ ALANDA DÜNYAYA

ETKİLERİ

 Türkler dünyayı en çok askeri alanda

etkilemiştir.

 Roma ordusunda onlu sistem uygulanmaya

başlanmıştır.

 Batıda ceket ve pantolon giyilmeye

başlanmıştır.

 Üzengi kullanımı yaygınlaşmıştır.

 Bizans ordusunda turan taktiği

uygulanmaya başlanmıştır.

 Çinliler ve Avrupalı kavimler et konservesi

yapmayı öğrenmiştir.


TÜRKLERDE BİLİM VE EĞİTİM

 Eski Türklerde Kengeş adı verilen meclisler

vardır ve bu meclisler kengeşçi veya tayanç

adı verilen bilirkişilerin olduğu bu kurullar

danışmanlık görevi de üstlenmiştir.

 Astronomi ve sayı bilgisi sayesinde on iki

hayvanlı takvimi yapmışlar ve bu takvimde

her yıla bir hayvan ismi vermişlerdir.

 Ay ve güneş’in hareketlerini izleyerek

Merkür ile Venüs gezegenlerinin

saptamışlar ve bunlarla yön tayin

etmişlerdir.

 Uygurlarda çiçek hastalığına karşı

çalışmalar yapılmış; akupunktur tedavisi

uygulanmış ve otacı adı verilen hekimler

sayesinde eczacılık gelişmiştir.

 Türklerde öğretmenlere Bahşi adı verilirken

eğitim aileden başlamıştır.

 Türklerde yaygın eğitim ilk kez Asya

Hunlarında başlamıştır.

 Uygurlar ilk örgün eğitim kurumlarını

oluşturmuşlardır.

 Uygurlar, Çin den öğrendikleri kâğıt ve

matbaa sayesinde kitap yazmışlar ve Türk

tarihinin ilk kütüphanesini kurmuşlardır.


TÜRKLERDE SANAT

 Eski Türk topluluklarında sanatsal

faaliyetleri geçim kaynakları ve yaşam

tarzları şekillendirmiştir.

 Göçebe yaşamın etkisiyle kalıcı sanat eseri

yoktur. Fakat Uygurlar ile birlikte yerleşik

yaşama geçilmesi ile kalıcı sanat eserleri ilk

kez ortaya çıkmıştır.

 İskitlerden itibaren hayvan üslubu

kullanılmaya başlanmıştır.

HAYVAN ÜSLUBU: gündelik hayatta

kullandıkları eşyaların üzerine hayvan motifleri

işlenmesidir.

 Hayvan figürleri dışında çiçek ve bitki

motifleri de sıklıkla kullanılmıştır.

DOKUMACILIK

 Hayvancılıktan geçimini sağlayan Türklerde

yün, kıl gibi hayvansal malzemelerin

bulunması dokumacılığın gelişmesinde

oldukça etkili olmuştur.

 Yün, keçe, çadır ve kıyafet yapımında

kullanılmıştır.

 Yaşam tarzına bağlı olarak çadır sanatı

gelişmiştir.

 Dünyanın ilk halısı olan Pazırık Kurganı’nda

bulunan Pazırık Halısı Hunlardan

günümüze kalan en önemli eserdir.

RESİM

 Uygurlar ile birlikte resim sanatı gelişmiş;

(fresko) yapıların duvarlarına işlenmiştir.

 Kitaplarını süslemek için Minyatür sanatını

kullanmışlardır.

 İlk minyatür örnekleri Uygurlarda

görülmüştür.

 Türklerde ressamlara Bedizci adı

verilmiştir.

MADENCİLİK

 Altın, gümüş, demir ve bronz gibi madenler

Türk maden sanatının ilk örnekleridir.

 Eski Türklerde demircilik milli sanat olarak

kabul edilmiştir.

 Esik Kurganı’nda bulunan Altın Elbiseli

Adam Zırhı önemli Türk maden işlemeciliği

ürünüdür.

MÜZİK

 Kopuz; milli çalgı

 Kithora; Türk kanunu

 Çevgan; müzik aleti

 Küg; melodi

 Kög; müzik

 Ir; beste

Türklerin milli çalgısı olan kopuz dışında pili,

kithora da önemli Türk sazlarındandır.

ÇİNİ

 İlk örneklerine Uygurlarda rastlanmıştır.

MİMARİ

 Köktürkler anıt mezarlar yapmış Uygurların

yerleşik yaşama geçmesi ile anıt mezarlar

Kubbeli hale gelmiştir.

 Uygurlar Stupa adı verilen tapınaklar

yapmışlar bu tapınaklarda kubbe ile duvar

arasındaki geçişi sağlamak için üçgenler

kullanmışlardır. Bu tarz daha sonraki

dönemlerde Türk üçgeni olarak

adlandırılmıştır.

 Uygurlar tapınak duvarlarını yoğun bir

fresko tekniği ile yapmış ve dini anlamı olan

resimlerle bezendiği için bezeklik adını

almıştır.

HEYKEL

 Bengütaş; Abide

 Bitigtaş; Kitabe

 Bark; Ata kabri


 Heykel sanatının ilk örnekleri İskitlerde

başlayan balbal taşları olmuştur.

 Heykel sanatı Köktürklerle önemli bir

ilerleme kaydederken Uygurlar dönemine

gelindiğinde en yüksek seviyesine

ulaşmıştır.

 Kültigin Başı Heykeli Köktürklerden kalan

önemli bir eser olmuştur.

 Diz çökmüş adam ve at başı heykeli

Uygurlardan günümüze kalmış önemli

eserlerdir.


İNANÇ SİSTEMİ

 Orta Asya Türkleri arasında en yaygın din

GÖKTANRI dinidir.

 Bunun yanında Gök tanrı dininin içine

yerleşmiş bazı inanış biçimleri de vardır.

Bunlar: Totem inancı, Doğalar kültü,

Şamanizm, Atalar kültü

 Ayrıca tarih boyunca din değiştirerek;

Manihaizm, İslamiyet, Musevilik,

Hıristiyanlık ve Budizm dinlerine inanan

Türk toplulukları da olmuştur.

 İlk Türk topluluklarında yuğ adı verilen

cenaze törenleri düzenlenmiştir.

 Kurgan adı verilen mezarların başına kişinin

öldürdüğü düşman sayısı kadar balbal adı

verilen taşlar dikilmiştir.

 Türkler ikinci bir yaşama inanmış (ahiret

inancı) bunun için ölülerini mezarlarına

eşyaları ile birlikte gömmüşlerdir. Ayrıca

Balballar da ahret inancının varlığını

kanıtlar.

 Cennet ve cehenneme inanmışlardır.

DİN VE İNANIŞLA İLGİLİ BAZI KAVRAMLAR

 Uçmağ; Cennet

 Tamu; Cehennem

 Yuğ; Cenaze töreni

 Yuğ Aşı; Cenaze yemeği

 Kurgan; Mezar


 Balbal; Mezar taşı

 Şaman, Kam; Din adamı

 Burkan; Put

 Stupa; Tapınak

 Ülgen; Gök tanrı


TÜRKLERDE EKONOMİ

 Parayı ilk bastıran ve ilk defa ticarette

kullanan devlet, Köktürkler olmuştur.

 Kendi adına para bastıran ilk lider Türgiş

hükümdarı Baga Tarkan’dır.

 Türklerde vergiye önem verilmiş;

Köktürklerde Tudunlar hakan adına vergi

toplamışlardır.

 İpek ve kürk yolları önemli bir ticaret ağı

olmuştur.

EKONOMİ İLE İLGİLİ BAZI KAVRAMLAR

 ÇAV; Kâğıt para

 KUANPO; Bez para

 YARMAK; Madeni para

 BÖZ; Mühürlenmiş kumaş

 TARHAN; Zanaatkâr

 TARIGÇI; Çiftçi


TÜRKLERDE DİL YAZI VE EDEBİYAT

SAV; Atasözü anlamına gelir.

SAGU; Yuğ adı verilen cenaze törenlerinde

yakılan ağıtlardır. Ölen kişinin önemini ve

yaptıklarını anlatan şiirlerdir.

KOŞUK; Şölenlerde sazlar ile söylenen şiirlerdir.

Aşk doğa, iyilik konularını ele alır.

DESTAN; Olağan üstü olaylar, doğaüstü

kahramanlar ile dolu eserlerdir. Türklerin adet,

yaşam tarzı, töre, inanış gibi alanları ile ilgili

bilgi edinilebilir.


TÜRK DESTANLARI

 Göç, Türeyiş; Uygurlar

 Yaradılış; Yakutlar

 Şu, Alp Er Tunga; İskitler

 Oğuz Kağan; Asya Hunları

 Ergenekon, Bozkurt; Köktürkler

 Manas; Kırgızlar

 Şan Kızı; Bulgarlar

YAZILI EDEBİYAT

 Orhun abideleri 8. Yüzyıl (İlk yazılı kaynak)

 Bugut Yazıtı

 Karabalasagun Yazıtı

 Moyen Çur Kitabesi

 Prens Kalyanamkara vePapamkara Hikayesi

 Altın Yaruk

 Sekiz Yükmek

 Yenisey Yazıtları 6. Yüzyıl

NOT: Yenisey yazıtları daha eski olmasına

rağmen kaynak özelliği taşıayacak bilgi vermez.

Bu Yüzden Türk tarihinin ve edebiyatının ilk

yazılı kaynakları Orhun Abideleridir.

TÜRKLERİN TARİH BOYUNCA KULLANDIKLARI

ALFABELER

ORHUN ALFABESİ; İlk milli alfabemizdir. 38

harften oluşur. Sağdan sola yazılır. Runik

özelliktedir

UYGUR ALFABESİ; İkinci milli alfabemizdir. 14

harften oluşur. Soğd alfabesi temel alınarak

hazırlanmıştır.

SOĞD ALFABESİ; Uygurlarda ticarete bağlı

etkileşimle kullanıldı.

İBRANİ ALFABESİ; Hazar Türkleri kullandılar.

KİRİL ALFABESİ; Ruslarla etkileşimde olan

Türkler kullandılar.

ARAP ALFABESİ; İslam’a geçişle kullanımı

başladı.

LATİN ALFABESİ; Günümüzde kullanımı devam

etmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder